Uzun lafın kısası: fazladan köke sahip üst birinci küçük azı.
Kısa lafın uzunu: Olağanın dışına çıkan şeyler düşünce üretir. Fazladan kökü olan bir diş dile gelir örneğin. "Açtım bacaklarımı, yerleştim yerime sımsıkı," der kendinden emin. Ta ki biri rahatını kaçırıncaya kadar. O biri ortodontist olur kimileyin. Yer darlığı nedeniyle çekimli tedaviye karar vermiştir. Hasta elinde kâğıt çıkagelir.
Öğrenciyken ilk çektiğim dişin hikâyesi buydu işte. İki kıvrık kök, ucu kırılır mı telaşı, uçlarını sağlam görünce çekilen derin bir oh! Bugün yine ortodontik tedaviye hazırlık için 24 nolu dişi çektim. Üçüncü kökü görmeye hazırdım. Hafta başı 14'ta fazladan kökü gördüğümden. Doğa simetriyi sever ne de olsa. Açsa da bacaklarını, yerleşse de yerine sımsıkı, davyeye karşı koyamadı.
Kıssadan hisse: fazladan önlem aldığını düşünürsün bazen, her şeyin sabit kalacağını, olduğu gibi kalsın istersin, tutunursun ama yine de kontrol edemezsin. Olacak olan olur.
Bende de hala azı süt dişi var. Hatta biraz çürümüştü dolgu yaptırmıştım üniversite de öğrenciyken. Gazi dişçilik öğrencisi bir genç yapmıştı. o zamanlar dolgular beyaz değildi. hala sağlam duruyor, alttan diş de gelmiyor
YanıtlaSilDurun tahmin edeyim. Alt süt azı dişi duruyor, değil mi ☺️ Konjenital diş eksikliklerinde kökü rezorbe olmadan süt dişleri uzun yıllar ağızda kalabiliyor. Amalgam dolgular efsanedir. Renk ve civa yüzünden suratına bakan yok. ☺️
SilHayır sol üst köpek dişi yanında ki. o da azı oluyor değil mi?
YanıtlaSilÜst çenede genellikle yan kesicilerde konjenital diş eksikliği görürüz. Amalgam dolgu yapıldı dediğiniz için süt azısı diye düşünmüştüm.
SilÇok garip gözlerimi yaşarttı bu yazı. Önce dişe üzüldüm sandım,yerine sımsıkı sarılmasının yetmeyişine. Acaba başka bir şeye mi üzüldüm. Çok güzel bir yazıydı teşekkürler. H.
YanıtlaSilBeğenmenize, içinizde bir yerlere dokunmasına sevindim sevgili H. Yazmak kelimelerle bir durum, sahne yaratmak aynı zamanda. Bu sahne size sımsıkı tutunduğunuz halde kaybettiğiniz, özlemini çektiğiniz ya da hayal kırıklığı, üzüntü yaratan bir anınızı mı çağırdı acaba? Bize iyi gelecek varsayımıyla pek çok şeye sımsıkı tutunuyoruz. Varlığı da iyi gelmiyor, yokluğuna katlanamam sanıyoruz, yuvarlanıp gidiyoruz. Şems haklı belki de. Olguların olmasına izin verdiğimizde belki de hayatımızın altı, üstünden daha iyi çıkacak.
Sil