26 Şubat 2019 Salı

Şefkatli Ebeveyn Günlükleri:1

Bilmek isteyen yola çıkar. 
Şefkatli Anne Günlükleri'ni yazmak, ebeveynlik amaçlarımı, önceliklerimi belirlememe, düşüncelerimin ve eylemlerimin farkına varmamı sağlıyordu. Sura Hart alıntıları bitince, sanki ters yönde yürümeye başlamışım gibi bir düşünce gelip çöreklendi içime. Yeniden konu üzerine düşünmek, yazı yoluyla düşüncelerimi tasnif etmek, eylemlerimin farkına varmak istedim. İşbu sebeple www.nonviolentcommunication.com sitesinde ücretsiz yayımlanan haftalık ipuçlarının rehberliğinde yeni bir günlüğe başlıyorum.
İpuçlarının çevirisi bana ait.

Şefkatli ebeveyn ipuçları: 1. hafta
"Hangi oyunu oynamak istersin? Kim haklı mı, yoksa hayatı muhteşem kılmak mı?"
                                                                                                           Marshall Rosenberg 

Niyetiniz ne, bağlantı kurmak mı yoksa düzeltmek mi? Ebeveynlik amacını, niyetini tespit eden ebeveynler, çocuklarının duygusal güvence, emniyet, güven, rehberlik gibi hayati ihtiyaçlarını karşılayabilir.  
Sizin niyetiniz, amacınız ne? Çocuklarınızı düzeltmek ve idare etmek mi, yoksa onlarla bağlantı kurmak ve keyif almak mı?

Haftanın mindful alıştırması: 
Bir hafta boyunca çocuklarınızı düzelttiğiniz zamanları sayın. Sonra onlarla bağlantı kurduğunuz zamanları sayın. Hangi rakam daha fazla? Bu, size hangi bilgiyi veriyor olabilir?

                                                                                
Ben ne düşünüyorum? 
Dan Siegel'in "Dramasız Disiplin" kitabında karşılaştığım, üzerine düşündüğüm, aklımın çokça yattığı bir kavram: ebeveynlik niyetini belirlemek.
Hekimlikte yeri vardır, başarısızlığı da planlarız, komplikasyon çözmeyi de öğreniriz. Çünkü hekimlik sanatı işler iyi gitmediğinde de neler olacağını tasarlamakla ilgilidir. Bir ebeveyn olarak insan yetiştirirken de farklı düşünemeyiz. Bir problemle karşılaşmadan önce ebeveynlik niyetlerimizi belirlememişsek, üzerine düşünmemişsek, dalgalar yükseldiğinde, merkezimizde kalmamız mümkün değil, savrulacağız. Savrulduğumuz zaman farklı farklı tepkiler vereceğiz, bazen bağıracağız, bazen bıktığımız için yok sayacağız, bazen çok anlayışlı olacağız. 
Peki ya tutarlı davranamazsak, çocuklara ihtiyaç duydukları duygusal güvenceyi nasıl vereceğiz?
"Bağırmayan Anne Baba Olmak" kitabını okuduğumdan beri ebeveynlik niyetim, sakinleştirici otorite rolünü üstlenmek. Bu her zaman kolay değil. Deniyorum, deneyimliyorum, öğreniyorum, duymaya çalışıyorum. Bunun için  okumalar yapıyor, şiddetsiz iletişim, mindfulness araçlarıyla çalışıyorum. En önemlisi eğlenmeye, rahatlamaya yeterince zaman ayırmaya çalışıyorum. Bunu yapmadıysam, kendi oksijenimi çoktan tükettiysem, daha sabırsız, anlayışsız ve sinirli oluyorum, çünkü. 
O yüzden bu yıl, kendimi besleyecek, rahatlayacağım alanları korumak önceliklerim arasında. 

Denizle nasıl paylaşıyorum? 
"Bugün hissettiğin yoğun duygular ve bugün olan güzel şeyler"
Uzunca zamandır devam eden uyku öncesi ritüelinin üç amacı var: duygularının farkına varmasını sağlamak, onları isimlendirmek ve gün içinde olan güzel şeyleri çıkartarak onları kutlamak. Bu en kötü geçtiğini düşündüğümüz günlerde bile sevildiğimizi, önemsendiğimizi, gözetildiğimizi fark etmemizi sağlıyor. 
İşler kötüye gittiği zamanlarda duygu ve ihtiyaç kartları üzerinden durumu değerlendirmek, hakkında konuşmak tansiyonu düşürüyor.

Deniz'in geri bildirimi ne? 
Duygularının giderek daha çok farkına varıyor, duygu kelime dağarcığı genişliyor. Kızgın, bıkmış, sinirli, mutlu, hevesli, meraklı, heyecanlı, gururlu, canı yanmış, delirmiş, yorgun... Bunlar Deniz'in çokça kullandığı duygu kelimeleri... 
Yoğun olumsuz duygular yaşadığında hislerini isimlendirmek, karşılanmayan ihtiyaçlarını belirlemek konusunda gelişme kaydediyor. 

Sonrasıyla ilgili ne düşünüyorum? 
Duygularını isimlendirmeyi öğretmek önemli ama yetmiyor. Çoğunlukla suçluyu dışarıda arıyor. Duygularının ona neler yaptığını, ve/ya yaptırdığını fark etmesini sağlamak istiyorum. Olumsuz duygular ona uğradığında yapmak, söylemek üzere olduğu şeyin farkına varmasını, duraksamayı, düşünmeyi ve seçim yapmayı öğretmek istiyorum. Ona bu konuda rol model olabilmek için kırk fırın ekmek yemem gerektiğinin farkındayım. 

Kendimi nasıl değerlendiriyorum? 
Bu konudaki hevesimi, merakımı, öğrenmek, büyümek ve gelişmek için gösterdiğim çabayı takdir ediyorum. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder