Sık sık velilerden çocuklarının kitap okumayı sevmediğini söylediklerini işitiyorum. Çocukların kitap okumayı sevmesi için okul öncesi kitaplarla bağ kurmaya başlaması, evde mütevazi de olsa bir kitaplık olması, ebeveynlerini kitap okurken görmesi şart. Okumayı sökene kadar kitaplarla, anlattıkları hikâyelerle bağ kurmamış bir çocuğun yetişkin desteği olmadan kitap okumaktan zevk alır hâle gelmesi her zaman mümkün değil. Çocuğunuzun içine kitap okumaktan zevk alma tohumları ekmek için yapabileceğiniz bazı basit yöntemler ya da bizim evin hâlleri:
Birlikte düzenli kitap okuyun
İki yaşından beri Deniz'e düzenli olarak kitap okuyorum. Elbette iki yaşlarındayken bu tam bir okuma olmuyordu. Çoğunlukla resimler üzerinden takip edebileceği şekilde kısaltarak okuyor ya da anlatıyordum. Bazen yalnızca tek bir sayfaya bakmak istiyor. Bir resim üzerine konuşuyorduk. Zamanla onu gözlemledim ve dikkatini okuduğumuz metne vermeye başladığında kısa hikâyeleri baştan sona okumaya başladık. Ve "bir daha oku anne" çağı başladı. "Bir kere oku, iki kere oku, bir kitap daha oku" evresi oldukça uzun sürdü. Aynı kitapları döne döne okuduğumuz, tutkuyla bağlandığı kitapların olduğu dönemlerde birlikte okuduğumuz kitapları paylaştığım bir de blog vardı: bikipak
İsim annesi Deniz. Kitap yerine kipak dediği, yatağa girerken "Ben bi kipak alayım, oku" dediği günlerde açtığım bloğa bir başka isim vermek de aklıma gelmedi doğrusu. Blog bugünlerde atıl. Belki ileride Deniz okuduğu kitaplar hakkında kendi yazmaya başlar.
Kitaplar ulaşabileceği bir yerde bulunsun.
Kitapları odasında ulaşabileceği yerde bulundurmak çocuğun kitaplarla bağını arttırıyor. İstediği zaman istediği kitabı bulmasını sağlıyor. Siz okumasanız bile kitabı elinde eviriyor çeviriyor, resimlerine bakıyor. Onlarca kez dinlediği kitabı ezberden oyuncaklarına ya da evcil hayvanlarına okuyabiliyor.
Kitap okumayı uyku öncesi ritüeline dahil edin.
Kitap okumadan uyuyakaldığı geceler hariç Deniz'e hep kitap okudum. Yolculukta, tatilde, her nerede olursak olalım. Geç yattığını düşündüğüm bir iki istisnai gece "Hadi geç oldu, bu gece kitap okumayalım" dediğimde "Annoş bana kitap okumuyor" diye ağlaması, yaygara koparması beni kendime getirdi. Bu saate kadar ayakta durduysa, beş on dakika daha durabilir diye düşündüm ve kitap okuma keyfimizi sabote etmedim.
Birlikte kitap okumak üzere yatağa girmek, birlikte heyecanlanmak, meraklanmak ve hikâyelerden keyif almak özel bir zaman. Bu çocuğunuzun ona değer verdiğinizi, sevdiğinizi anlamasını sağlıyor.
Günümüzde çocuk kitapları çok eğlenceli. Birlikte kitap okumanın size de kendinizi iyi hissettireceğinden eminim.
Bir kütüphane kartı olsun.
Deniz üç yaşlarından beri Halk Kütüphanesi'ne üye. İlk defa üye kartı çıkartmak istediğimizde okula gitmediği için üye olamayacağını, kendi kartımla çocuk bölümünden ödünç kitap alabileceğimi söylemişlerdi. Konuşup ısrarcı olunca kendi üyelik kart çıktı. 2015 yılında "En Çok Kitap Ödünç Alan Üye" ödülü bile aldı. Kütüphane yıkılıp yeni yerine taşındığından beri çok nadiren kullanıyoruz. Çocuk Kültür Evi'ne ve Çocukluk Bizde Kalsın Derneği'ne düzenli gittiğimiz için onların kütüphanesinden faydalanıyoruz. Böylece kitap karıştırma, bir arı gibi kitaplar ve raflar arasında gezinme Deniz'de huy ediyor.
Okumayı söktükten sonra da ona kitap okumayı sürdürün.
Okumayı öğrendikten sonra da ona kitap okumaya devam ettim. Çünkü Deniz artık iyi bir dinleyiciydi ve bölümlü hikâyeleri, kısa romanları takip edebiliyordu. Onları okumaya çalışsa, çok yavaş okuyacak, harfleri çözmeye çalışmaktan hikâyenin anlamını kaçıracak, belki de kitaplardan soğuyacaktı. İşin aslı birlikte kitap okumaktan ben de keyif alıyordum. Kendi becerene kadar eşlik ettiğim, zorunluluk olarak gördüğüm bir süreç değildi. O yüzden devam etti. Bunun yanı sıra eskiden benim ona okuduğum kitapları onun bana okuması konusunda onu cesaretlendirdim. Bu bir süre devam etti. Okuması hızlanınca, daha önce okuduğu, konusunu bildiği kitapları okumanın onun için heyecan verici olmadığını, sıkıldığını (bir kez daha oku anne yaşını geçmişti) ifade edince her ikimiz de birbirimize yeni kitaplar okumaya başladık. Ve daha sık kütüphane yolunu tutar olduk. Çünkü okuma hızı gereği az yazılı, iri puntolu erken çocuk kitaplığı kitapları okuması gerekiyordu ama okuduğunu anlama, zevk alma yaşı daha ilerideydi. Bu kısa dönemi çok fazla yeni kitap almadan kütüphaneyle geçirmek daha akılcıydı.
Deniz şimdi ikiye gidiyor. Hâlâ her gece birbirimize kitap okuyoruz. Bu sayede Deniz öğretmenin her gün 20 sayfa kitap okuma önerisini bir ödev, zorunluluk olarak görmüyor, kaç sayfa daha okumam gerek diye sormuyor. Bazen 10 sayfa okuyor, bazen 20, bazen 30... Bir bölüm bittiğinde çok heyecanlandıysa, meraktan çatlayacaksa bir bölüm daha okuyor. Böylece sayfalar çoğalıyor. Telaffuz düzeliyor. Kelimelerin hakkını vererek, noktalama işaretlerine özenerek, bir dinleyicinin varlığını da gözeterek okumaya çalışıyor.
Çocuklar hikâye dinlemekten hoşlanır. Kitaplar aynı çizgi filmler gibi onlara hikâye iletmenin bir aracıdır. Çocuklar iyi hikâyeleri avlamaktan hoşlanır. Bir kez buldular mı ellerinden düşürmez, kısa sürede yalayıp yutarlar. Kitap okumak keyif vermenin yanı sıra kelime dağarcıklarını, kendilerini ifade etme becerilerini, olayları, durumları ve insanların ne hissettiğini anlama kapasitelerini arttırır. Tüm bunlar okul başarılarını da olumlu etkiler.
Rengârenk çizimler, şahane illüstrasyonlar çocukların sanata ilgi duymasını, taklit etmesini, sonra kendi özgün çizimlerini ortaya çıkarma cesareti göstermelerini sağlar. Kısa sürede okumaya başlayınca kelimelerin canlandığını, gözünün önünde yepyeni bir dünya canlandığını görürler.
Evet, iyi kitaplar pahalıdır ama bir Lol bebek kadar değil. Bir Lol bebek fiyatına alacağınız 5-6 şahane kitap, çocuklarınıza yaratma cesareti verir, onlara ilham olur. İçinde didaktizm barındırmayan iyi bir hikâye, hümanizm, eşitlik, dayanışma vb evrensel davranış ve değerlerle tanışmasını, içselleştirmesini, üzerine düşünmesini sağlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder