29 Nisan 2017 Cumartesi

YANDIRMA

Baharın gelmesiyle geçen sene bir heves başlayıp ihmal ettiğimiz hobi bahçesine devam etme, yakından ilgilenme kararı aldık. Toprakla uğraşmak bizim gibi teoriği bol, pratiği az kimseler için hiç de kolay değil. Toprak sert, işlemesi zor. El birliği ve komşu desteğiyle kazıyor, suluyoruz. İki gün güneşe bırak pazar günü ekersin, diyor bizden daha deneyimli bahçe komşumuz.
Eve gelince öğreniyorum yöntemin adını. Bilgi kaynağım, Murathan Mungan.
Canım uzun soluklu bir şey okumak istemediğinde, Murathan Mungan'ın fragmantal yazı olarak tanımladığı, keyifle okuduğum 189 Sayfa ve 227 Sayfa'dan rastgele bir sayfa açmak, okumak ve üzerine düşünmek hoşuma gidiyor. Dün gece de olan buydu. Rastgele bir sayfa açtım, okudum.
Yandırma
Nezihe Meriç "Yandırma" öyküsünde şöyle yazar:
"Beyaz kağıda önce, 'yandırma' yazıyorum. Egeli bahçıvanlardan bir deyim bu. Çapalanacak yerleri bir güzel çapalar, dört beş gün kızgın güneşe bırakırsın. Toprak yanar ki yanar. Kurur, çatlar, güzelim esmer rengi değişip bozlaşır. Derken suyu bir boca eder, bir foşurdatıp göllendirirsin. Uuf! Haftasına varmadan topraktan yaprak fışkırır, çiçek açar elini değdirdiğin her yer."
Bazen yazarlar, bir deyişten, bir kavramdan, bir terimden ad beğenirler yapıtlarına; böylelikle o sönük, gövdelendiği metin üzerinde "metafor" değeri kazanır. "Yandırma"  örneğinde olduğu gibi, seçilen söz çoğu kez yaygın  okura yabancı bir deyiştir. Ancak okuyunca anlaşılacak, içeriği kuşatan bir durumun işareti, göndermesi olacaktır.
Böyle düşünüldüğünde, Türkçede çoğu yerel deyişlerden alınma bir dolu yapıt adı bulunabilir.
İlk ağızda Abbas Sayar'ın Yılkı Atı geliyor aklıma. Yılkıya bırakmak, yılkıya bırakılmak deyişinden alınma bir söz. Artık işe yaramayacağı anlaşılan atları ölüme terk etmeye işaret ediyor. Seçilen sözcüğü ya da deyişin ne anlama geldiğini bildiğimizde, metin konu edindiği durum, içerdiği olulat anlam ve derinlik kazanıyor. İyi bir taramayla bu çeşit örnekler çoğaltılıp uzun bir yazıya konu edilemez mi. Edebiyatta metaforlaştırma eğilimi ile alımlama işleyişi arasında bu düzlemde bir ilişki kurulamaz mı?
                                                              ***
Doğa ve edebiyat... Elimizi hiç bırakmasın istediğimiz iyi birer öğretmen gibiler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder