29 Eylül 2021 Çarşamba

Rastgele...

Dün yeniden küçük okuma kulübü toplantılarımız başladı. 

Pandeminin en büyük nimeti her türlü kültür, sanat hatta bedenle ilgili sportif çalışmaların çevrimiçi ortama taşınması, normal şartlarda ulaşamayacağımız hocalarla çalışma, seminerleri, sunumları dinleme fırsatına kavuşmamız oldu. Hem de bir yerden bir yere yetişme, çocuğu nereye bırakacağım derdi olmaksızın. Evde kal günlerinde yoğun katıldığımız çevrimiçi etkinlikler eski tadı vermiyor, kabul edelim. Yine de uzakları yakın kılması, benzer zevkler etrafında toplanan bireyleri bir araya toplaması ve yeni arkadaşlıkların filizlenmesine el vermeleri sebebiyle paha biçilmez ve de bu yönüyle artık hayatlarımızda kalıcı. 

Geçen sene bu zamanlar elimde eski, işe yaramaz dediğim taslaklar hariç hiç öykü yoktu. Bu işe yaramaz taslakların ikisini Beliz Hoca'nın "Artık Yazıyoruz" modülünde yeniden yazdığımda ve metinlerin düzayak anlatımdan çıkıp nereye geldiğini (elbette kendi sınırları dahilinde bir gelişmeden bahsediyor burada yazar) gördüğümde, eski, bildik, bir oturuşta yazıp teknik düzeltmeleri yapmakla yetindiğimde ne büyük imkânları kaçırdığımı gördüm. Yazının yalnızca yazılmadığını, çalışıldığını fark ettim. Bir seferde çıkması bazen kendiliğinden gerçekleşen kendi çapında küçük bir mucize ancak yazarsak ve yazıyorsak yazın hayatımızı bu türden mucize anlarının bize gelmesini bekleyerek geçiremeyiz kanımca. Bu tür mucizeler de yazarken, çokça yazarken geliyor üstelik. Defter tuttuğum dönemlerde bu çalakalem yazıların içinden arada bir iyi bir öykü çıktığına ben de rastgelmişimdir. Ama bu rastgeleliğin ardında yazılan elli, altmış... yüz sayfa olmasa, etekteki taşlar dökülmese, o öykünün birdenbire filizlenmeyeceğini de iyi biliyorum. Hayatta hiçbir şey birdenbire olmuyor, keza yazıda da öyle. 

Dün yeniden küçük okuma toplantılarımız başladı. 

Bu toplantılar başladığında elimde yalnızca iki bitmiş öykü vardı. Bugünse sekiz. Umudum, bu sonbahar, kış okumalarının dört öykünün daha doğuşuna el vermesi... İlk yorumları yapmak, yeniden çalışmak, yazmak. Ne derler bilirsiniz, hayat biz plan yaparken başımıza gelen şeylerdir. O zaman denize açılan balıkçılara söylenen temenniyle başlatalım ve bitirelim bu yazıyı. Rastgele... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder