*Acımasız
ve zararlı bir yaratık olan Evin Meleği'ni öldürün.
“Dünya
tüm gücüyle sizden yazmaya ayırdığınız mesai saatlerini
çalmaya (ya da daha fenası, yazmak istediğiniz için kendinizi
suçlu hissetmenizi sağlamaya) çalışırken, yazmaya çalışmak
çok zorlayıcı olabilir.” Acımasız ve zararlı bir yaratık
olan Evin Meleği'ni öldürmeye hazır olun. “Eğer ben onu
öldürmeseydim, o beni öldürecekti. Yazılarımı can
damarlarından kesip atacaktı. Çok zor öldü, tam öldüğünü
düşündüğüm zamanlarda yeniden ortaya çıktı.”
*Yazma
alışkanlığı kazanın.
“Sadece
yazın. Sayfalar dolusu saçmalayın. Aptal olun, duygusal olun,
Shelly'yi taklit edin; içinizden gelen her sese kulak verin;
dilbilgisi kurallarını da, teknik ve biçimsel anlamda bilinen tüm
kurallarla beraber ihlal edin; dökün; devirin; kendi keşfiniz
olan, olmayan her türlü kelimeyi kullanın, şiirsel bir biçimde,
düzyazı bir metinde, ya da elinize geldiği gibi bir çırpıda
yazılan anlamsız sözlerle öfkelenin, sevin, alay edin. Ta ki
yazmayı öğrenene kadar.”
*Zihninizi
serbest bırakın.
“Tam
olarak ne düşünüyorsanız onu yazın, tek yol bu. Bir anlığına
sıradan bir günde sıradan bir zihni inceleyin. Zihin, sayısız
izlenimin, saçma, acayip, çabucak unutulan ya da asla akıldan
çıkmayan izlenimlerin akınına uğrar, akla düşen her zerreyi,
sırasıyla kaydedin, yolun takip edilmesine izin verin.”
*Beyninizi
harekete geçirmek için her gün yürüyüşe çıkın.
“Şehrin
sokaklarında yürümeyi severim, sokaklar bana bir şeyler anlatır.
Uçsuz bucaksız çimenlerde yürümek, koyun sürülerine dalmak,
yükseklere tırmanmaya çalışan kuzular... Bunlar hiçbir şeyin
başaramadığı kadar beni besliyor, dinlendiriyor, mutlu ediyor.
Yürürken adeta puslu bir yoldaymış gibi hisseder, rüyadaymış
gibi kendimden geçer, enfes cümleler kurup hayalimde canlanan
sahnenin perde arkasında gezerim.”
*Okumayı
sevin. Okumak sizi çok daha iyi bir yazar yapar.
“İçimizden
birinin bir diğerine vereceği tek bir okuma tavsiyesi olabilir, o
da tavsiyelere kulak vermemektir. Yüreğinizin sesini dinlemenizi
öneririm. Kendi sebepleriniz olmalı ki kendi sonuçlarınıza
ulaşabilesiniz. Özgürlük, bir okurun sahip olabileceği en önemli
niteliktir. Hepimizin sevdiğimiz yemekleri seçmemizi sağlayan bir
damak tadı var. Ne tür kitapların hoşumuza gittiğini ise ancak
her tür kitabı okuyarak bulabiliriz. Tarihî ve biyografik
kitaplar, romanlar, şiirler, oyunlar, klasikler ve modern eserler
kimi zaman aynı anda okunduğunda birbirinden bizi etkileyenler,
besleyenler, geliştirenler olarak ayrılacaklardır. Edebiyat
sevgisinin kazanılması çoğunlukla iyi kitaplarla değil kötü
kitaplarla olur.”
*Otuz
yaşına gelmeden hiçbir şey yayımlatmayın.
“Otuz
yaşına gelmeden hiçbir şey yayımlatmayın. Eğer yayımlarsanız
özgürlüğünüz kısıtlanır. İnsanların fikirlerini önemsemeye
başlarsınız. Onlar için, onlardan iyi şeyler duymak için
yazmaya başlarsınız.”
‘’İsterseniz kitaplıklarınıza kilit vurun; ama zihnimin özgürlüğüne vurabileceğiniz ne bir kilit var ne de bir sürgü, ne de kapatabileceğiniz bir kapı.’’
YanıtlaSilVirginia Woolf – Kendine Ait Bir Oda: http://www.ebrubektasoglu.com/yazi/virginia-woolf-kendine-ait-bir-oda-romanindan-kulaga-kupe-yapilasi-12-alinti/
Katkınız için teşekkürler :)
Sil