Aferin Deliliği
Yazmak ya da okumak
değil de bir şeyler üretme hevesim epey fazlaydı çocukken. Dışarıda
arkadaşlarımla ne kadar zaman geçirirsem geçireyim mutlaka evde kendime yeten
oyunlarım, icatlarım vardı. Oyuncakları pek sevmezdim, mandallarla oynamayı
tercih ederdim mesela, onları birbirine tutturur otomobiller, robotlar,
şehirler kurardım. İç sesim vardı, ikna edemediğim, susturmadığım, nesneleri
konuşturduğum bir ses. Masallar okuyan büyüklerim olmadı, evimizde bir
kütüphane yoktu, bazı arkadaşlarımın evlerine gittiğimde ansiklopedilere
hayranlıkla bakardım ama bizde olmamasını da pek yadırgamazdım. Okumanın cazip
bir hali yoktu.
İlkokul üçe gidiyordum,
“Değerli öğretmenlerim ve sevgili arkadaşlarım, şimdi ben sizlere kendi
aklımdan yazdığım şiiri okuyacağım,” diye bir giriş, sahnedeki öğrencinin şiiri
peşi sıra alkışlar. Belirli gün ve haftaların en ilginç performansı buydu bana
kalırsa. Sahnede tiyatro da yapsalar, şarkı da söyleseler bu şiirler kadar
ilgimi çeken hiçbir şey olmuyordu. Utangaç, içe kapanık, pek konuşmayan bir
çocuktum ama buna heves ediyordum. Herkesin karşısına çıkıp bu cümleyi
söyleyerek yazdığım şeyi okumalıydım. İlk kez hamle yaptım, Orman Haftası’ydı.
Görevi bizim öğretmene, Kadriye Çetin’e vermişlerdi. Ben de “Şiir yazmak
istiyorum,” demiştim. Öğretmen onayladı ama sınıftaki çabam boşaydı; şiir
sessizlikte, evde yazılırdı, öyle söylemişti öğretmen. Ben gene de son derse
kadar uğraşmıştım ama öğretmen ertesi günkü etkinlikten önce şiire bakıp karar
vereceğini söylemişti. Şiiri yazdım, sanırım iki ya da üç dörtlüktü. Sabah olup
okula gittiğimde öğretmenimizin hasta olduğunu gelemeyeceğini söylediler.
Programı C’lerin öğretmeni üstlendi, görev alacakları çağırdı, hemen
sızıverdim. Ama kimseye okutmamıştım şiirimi, herkes yazısını, şiirini okudu en
son ben kaldım. Çıktım ve okudum, sanırım kötü bir şiirdi, ama C’lerin
öğretmeni sahneden inerken başımı okşadı. İşte o gündür aferin delisiyim…
Murat Çelik * Bu yazı 5/3/2020 tarihinde ilk kez Parşömen Sanal Fanzin'de yayımlanmıştır.
Murat Çelik * Bu yazı 5/3/2020 tarihinde ilk kez Parşömen Sanal Fanzin'de yayımlanmıştır.
güzelmiş :)
YanıtlaSilBeğenmenize sevindim. Sağlıcakla kalın.
YanıtlaSil