30 Nisan 2021 Cuma

Tomris Uyar'dan Yazar Adaylarına Tavsiyeler*




İyi yazılmış bir öyküyü ben iyi yapılmış bir makyaja benzetirim. Bitirdikten sonra silinir, allık filan hepsi biraz hafifletilir. Sanki zaten hep öyleymiş gibi olur. 

Her gün aynı güneş doğar ve güneşi yeniden doğduramazsınız ama sizce nasıl doğduğunu söyleyebilirsiniz her zaman. Aslında ortalama konu diye bir şey yoktur edebiyatta. Zaten temalar üçü, beşi aşmaz. Ayrılıktır, ölümdür, doğumdur, aşktır, intikamdır, dostluktur, gitmektir, dönmektir... Bunları ille de aşmaya gerek yok. Yeniden gözden geçirilmesini sağlarsınız. Okurun da yaşadığı bir olayı yazarın ışığı altında anlatırsınız; sizin dünyanıza da okuyucunun girmesini sağlayabilirsiniz. Budur. 

Eskiden yazarların kullanabileceği görsel ipuçları çok değildi. Bir Balzac, Stendhal döneminde örneğin TV yoktu, gazete yaygın değildi. Yazarın bir sokağı anlatacağı zaman, kaldırım bile, taşlarını bile sayfalarca anlatması gerekebilirdi... ben Paris'i Balzac'tan biliyorum. Burada bir ipucu deposu söz konusu. Şimdi bizler TV  gibi avantajlarla, mesela sınıf atlayan biriyse nasıl giyindiğini biliyoruz, gerek duymuyorsunuz uzun uzun betimlemeye. Orada çarpıcı bir özelliğini ortaya koyuyorsunuz ve gerisini okurun tamamlamasına bırakıyorsunuz. Okurun sizin kadar akıllı ve gözlemci olduğunu düşünmeniz gerekir. Yazarın sağladığı bellek, ipucu deposu, TV gibi etkilerle okur da kendi dağarcığını oluşturuyor.

Yazar için okur istemenin bir suç olduğunu sanmıyorum ama okura göre yazmak bir suçtur. Okura göre yazılsaydı ortalama okurun çok altında bir yerde olurdu edebiyat hâlâ. Oysa okur bizi aşacak, boy ölçüşebilecek durumdadır. Yazarla her zaman birikim açısından boy ölçüşebilir okur. Zaten aksini düşünmek yanlış olur. Okurun en az sizin kadar akıllı ve birikimli olduğunu düşünmelisiniz. 

Bestseller yazarını ise kitabın çok satın alınması ilgilendirir. Okunsa da okunmasa da... Edebiyata kendini vermiş bir yazarsa kimlerin okuduğuyla daha çok ilgilenir. Çünkü yazarı, kimin sevdiği kadar kimin sevmediği de belirler. Çok okunmaktan fazla kimin okuduğunu olabildiğince bilmek isterim. Kimlere seslendiğimi. 

* Tavsiyeler, Varlık Dergisi Aralık 2002 1143. sayıda Hande Şarman'ın Tomris Uyar ile  yaptığı söyleşiden alınmıştır. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder