21 Eylül 2014 Pazar

NASIL YAZAR/ŞAİR OLDUM? (3)



Kafka'nın Günlükleri: Yazdığım İlk Kitap


Konuşmayı söktüğüm gün yazarlığa atıldım. Anlattığım ilk öykü annemin karnındayken yaşadığım cıvıl cıvıl, olağanüstü dünyaydı. Hem önceki dünyada yaşadıklarımı bacak kadar boyumla anlattığımı hem de -daha tuhafı- ballandıra ballandıra anlattığım bu öykülerin dosdoğru olduğunu dün gibi hatırlıyorum. Hiç değişmemişim. Bugün de romanlarımı aynıduyguyla yazıyorum: Can havliyle öykü anlatma ihtiyacıyla ve uydurduklarımın gerçekliğine can-ı gönülden inançla...
Belgelenmişilk öykücülüğümse üç yaşıma denk düşer... Annem ve babamla tadı ruhumda kalan yaz tatillerimizden birindeyiz. Şimdi nasıl ki elime bir kitap alıp okumaya başlasam, kitabı yalnız bıraktığım ilk fırsatta annemi kitabımı okurken bulurum; o sıcacık Side sabahında da ben, genetik kitap iştahıyla, annem mayosunu değiştirmeye gider gitmez annemin kitabı “Kafka’nın Günlükleri”ni ele geçiriyorum.

Tutkuyla okumaya koyuluyorum. Elbet okuyamıyorum. Ne fark eder? Tüm öyküler aynı denize çıkmaz mı? Başlıyorum kitabı yazmaya ve uydurduklarım sahiden kitapta yazıyormuş gibi gözlerimi kocaman aça aça okumaya: “Ilgın geldi. Kaynak uyandı. Şarkı söyledik. Anneannem alkış yaptı. Babam resim çizdi. Bi’ örnek güldü...”(Ilgın ve Kaynak kuzenlerim; bi’ örnek diye hitap ettiğimse annem; Can.) Annem beni o halde yakalayınca fotoğraf makinesine sarılıp, kitaplaşmış ilk yazarlığımın öyküsünü resimliyor.

Okuduğunuz ve dilerim okuyacağınız tüm kitaplarım o kız çocuğunun tutkusu ve inancıyla yazılıyor. İyisi mi yazarak yaşadığım 25 yılda kıvamını bulmuş sırlarımı keyifle ifşa edeyim... Yazar yoktur. Kurmaca yoktur. Gerçek, anlatılandır. Okur da yazar da kahramandır. Her anlatılan, yaşanmış ya da yaşanacaktır. Anlatılmayan, yaşanmamış ve yaşanamayacaktır. Yazarlığımın dayandığı bu ilkeleri bana çocukluğum öğretti. Hasretle minnettarım.
Eylül 2014
Can Gürses
Teşvikiye

"Nasıl yazar/şair oldum?" bölümü, bloğumda yer vermekten en çok hoşlandığım bölümlerden birisi. Şimdiye kadar anı kitapları ve söyleşilerden faydalanarak hazırladığım bölümde, bu ay ilk kez Kurmacabiyografiler'e özel olarak yazılmış bir erken çocukluk hikâyesi yer aldı. Ben hikâyeyi de, fotoğraftaki okumaya ve uydurmaya meraklı küçük kızı da çok sevdim. Umarım sizin de hoşunuza gitmiştir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder