22 Mart 2018 Perşembe

Kırsala yerleşenler anlatıyor: Emine Sürücü



Şehirden ayrılıp kırsala yerleşme süreci nasıl gelişti?
Bir kursta tanıştığım arkadaşımı köyde ziyarete gelmiştik. O gün onlara bitişik olan arazinin satılık olduğunu öğrendik. O güne kadar kırsala taşınma fikrim hiç yoktu. Eğitimim, ilgilendiğim şeyler hep bu konulardı ancak yaşayabileceğimi hiç düşünmemiştim. Her şey çok ani gelişti ve birden kendimizi arkadaşlarımızın yan tarafındaki arazide bulduk.

Karar alma aşamasında sizi en çok zorlayan ne oldu?
Benim iş durumlarım zorladı. Bir buçuk sene başka bir ilde çalıştım. Araziyi almıştık ancak içinde bulunan ev yaşanabilecek durumda değildi. Bu sebeple eşim merkezde bir ev kiralamıştı ve maddi yükü çok fazlaydı. Havaların ısınması ile beraber araziye tamamen taşındı ve süreç başladı.

Nasıl bir evde yaşıyorsunuz?
Tahminen 45 yıllık, 40 metrekare bir taş evde yaşıyoruz. Biz geldiğimizde içinde keçi bakılan eve, uzun süren bir tadilattan sonra yerleştik. İlk senemizi karavanda ve komşularımızın evlerinde geçirdik.

Bir gününüz nasıl geçiyor?
Yaz ve kış çok farklı geçiyor. Yazın sabah erkenden kalkıp bahçe işlerine bakıyorum. Sonra kedi ve köpeğimizi besleyip, kahvaltı ve başka işlere geçiyorum. Yaz akşamları hava kararana kadar bahçede oluyorum. Kışın genellikle evde oluyorum. Hayvanlarla vakit geçirmeyi çok seviyorum, genellikle onlara vakit ayırmaya çalışıyorum. Dikiş dikiyorum. Yemek yapıyorum. Köyde yemek yapmayı öğrendim. Bundan keyif almaya başladım. Evimiz merkeze çok uzak olmadığı için konser, tiyatro gibi etkinlikleri kaçırmamaya çalışıyorum. Arkadaşlarımla vakit geçirmeyi seviyorum. Zaman zaman arkadaşlarımız geliyor ve keyifli vakit geçiriyorum.

Kırsalda sizi en çok ne zorluyor?
Köydeki çöp sorunu. Çöplerimiz toplanmıyor ve köylüler çöplerini dere yataklarına atıyor. Rüzgârlı havalarda hepsi etrafa saçılıyor. Sık sık çöp topluyorum.

Geçiminizi nasıl sağlıyorsunuz?
Tarım eksperiyim.

Kendi gıda ormanınızı yaratabildiniz mi? Üretiminiz karnınızı doyurmaya yetiyor mu? Neleri dışarıdan satın alıyorsunuz?
Kendi gıdamızı kısmen üretiyoruz. Bütün gıdamızı kendimiz üreteceğiz diye bir iddiamız yok. Gücümüz yettiğince ekip biçiyoruz. Yazlık ürünler karnımızı epey doyuruyor. Kışın çok soğuk ve rüzgârlı olduğu için kışlık ekemiyoruz. Hububat olarak bu sene nohut ve kuru fasulye ürettik. Bize ve çevremize yetecek kadar var. Zeytinyağı, tuz, un, bal, mercimek gibi yetiştiremediğimiz ürünleri  organik veya temiz ürettiğini bildiğimiz üreticilerden ya da marketten organik sertifikalı ürünleri alıyoruz.

Üretim fazlasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Geçen sene yazlık sebzeleri epey fazla ekmiştik. Fazlasını gıda toplulukları aracılığıyla sattık, arkadaşlarımız ve ailemiz ile paylaştık. Kışlık konserve ve turşu yaptık.

Kırsaldaki hayatınızı paylaştığınız bir sosyal medya hesabı ya da bloğunuz var mı?
Hayır yok.

Çocuğunuz var mı? Okul konusunu nasıl çözdünüz/çözeceksiniz?
Çocuğumuz yok.

Yerleştiğiniz arazi ile olarak;
Evimin penceresinden, kocaman bir çınar ağacı ve ormanla kaplı koca bir vadi görünüyor.
İyi ki yaptım, iyi ki eşim yokken yalnız kalmayı deneyimledim. Başımın çaresine bakmayı öğrendim.
Keşke yapmasaydım, keşke ilk tavuklarımızı daha onlar kümese alışmadan salmasaymışım. Çitlerin altından kaçıp gittiler. Tavuklar firarda sahnesi olmuştu bizim için. 

Kırsala yerleşmek isteyenlere verebileceğiniz en önemli tavsiye nedir?
Güzel havalarda arazi arayışına girmesinler J Şaka bir yana taşınmak istedikleri yerin, yazını kışını iyi bilmeliler. Günlük tutmalarını tavsiye ederim, çok işe yarıyor. Her şeyi yaparız değil, biz ne yapabiliriz diye girsinler bu yola. Maddiyat ve iş gücü çok önemli diye düşünüyorum. Kırsala yerleşen insanların belli şeyleri yapması gerekiyor diye bir kural yok aslında. Şartlanmadan, önce kendi sağlıklarını ve mutluluklarını düşünerek yaşamalarını tavsiye ediyorum.
Teşekkür ederim.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder