Herkesin 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutlayarak başlıyorum söze. Oda olarak hazırladığımız videoyla da selamlıyorum.
Siz bugünü nasıl kutladınız? Nerelerdeydiniz? Haliniz niceydi? Bilmiyorum. Kendi günümün nasıl geçtiğini anlatayım o zaman. Aranızda kendi halinden haber vermek isteyen olursa yorumlarda buluşuruz.
Sabah 10'da Kent Konseyi Kadın Meclisi olarak baroyla ortaklaşa düzenlediğimiz tören vardı. Sunuculuğu üstlendim. Yoğun geçen haftanın ardından ancak dün gece bir araya geldik meclisten arkadaşımla. Onun okuyacağı yazının üstünden geçtik. Çay, kurabiye, çekirdek, imla, edit, laf kalabalığı yapmayalım şurayı kısaltalım, ay biliyor musun neler oldu derken gece yarısını geçerken kalktım arkadaşımın evinden. Kızım da benimleydi. Sohbet muhabbet hepimize iyi geldi.
Eve dönünce yazıyı tekrar gözden geçirdim. Program akışını not aldım. Kendi konuşmamı yazdım. Kızım yatmak bilmedi. Ben bilgisayarda çalışırken salonda koltukta uyuklamaya koyuldu. Üşüyeceksin ısrarıma dayanamayınca yorganını aldı ve orada uyuyakaldı. Koltukta uyumanın dayanılmaz cazibesine kapılıyor kimi zaman. Benim uyumam ise saat 3'ü buldu. Hemen açtım meditasyonu. 4 sayıda nefes al, tut, ver, tut... Bu yöntem çoğu zaman işime yarıyor. Beni uykudan alıkoyan şey, düşünmek çünkü. Dikkati nefese verince, zihin yerine bedenle bağlantı kurabiliyor ve bedenimin ihtiyaç duyduğu uykuyu daha kolay geçebiliyorum.
Geç yatmama karşın sabah zamanında ve dinç uyandım. Dün gece şu bir yıldır içine giremediğim pantolon takımı denemiş ve içine sığabildiğimi de fark etmiştim. Yaşasın pilates! Yaşasın süreklilik! Meydana gitmeden önce işyerine uğrayıp yazıların çıktısını almam gerekiyordu. Gittiğimde asistanım yazıları basıyordu. Yaşasın yolunda giden işler!
Sabah hava çok güneşli olmasına karşın rüzgârlı ve soğuktu. Üzerimde mantom olduğu halde üşüdüm. Meydana da erken gittiğim için dışarıda üşümeyeyim diye Nar Simit Sarayı'na gittim. Fırından çıkmış sıcak simit, Ezine peyniri, büyük çayla hem karnım doydu hem de ısındım. Yeniden meydana gittiğimde ses düzeni kurulmuş, insanlar yavaş yavaş toparlanmaya başlamıştı. Selamlaşmalar, sarılmalar, uçuşan kâğıtlar, devrilen çelenkler... Yazımın olduğu kâğıdı yedek mikrofonun altına sıkıştırdım. Töreni kazasız belasız, dil sürçmesiz atlattıktan sonra eve gittim. Üzerimi değiştirdim. Kazak, kot pantolon, kalın soket çorapla üstümü sıkılaştırıp, zencefilli boğaz pastiliyle boğazımı rahatlattıktan sonra (ne zaman üşüsem boğazımda hemen bir yanma başlıyor çünkü. orada kendime dikkat etmezsem kolayca soğuk algınlığının, gribin pençesine düşebiliyorum) işe gitmeye hazırdım.3.30'a kadar çalıştım. Hava hâlâ güneşliydi. Kentte pek çok etkinlik vardı. Hepsine geç kalmıştım. Canım korteje girmek istemiyordu. Eve dönmek de istemiyordum. Arkadaşımı aradım. Yanına gittim. Arkadaşıyla tanıştım. Kahve içtik. Yürüdük sonra ve de ayrıldık. Bir şeyler yemek üzere bir yere oturdum. Bir başka arkadaşım aradı. Çok yakınımdaymış. Buluştuk. Kordonda turladık. Güneş inmeye yakındı. Üşüyünce bir kafeye girdik. Lattelerimizi sipariş verdik. Bolca lafladık, gülüştük. Çok iyi geldi görüşmek, aranmak, spontan plan yapmak... Kalktık. Feminist gece yürüyüşü iskeleye varmış. A dedim, kızım buradadır. Adım attığımız anda onu gördük. Başka ortak arkadaşlarımızı da. Sarıldık, konuştuk. Babası kenarda üşümemek için volta atıyordu. Bizi görünce yanımıza geldi, 8 Mart'ımızı kutladı. Medeniyet güzel şey neticede.
Eve gelince hemen eşofmanlarımı giydim. Sani'yi besledim. Sohbete, arkadaşa doymuş, halimden memnun oturdum bilgisayarın başına.
Bugün sohbette kolaylığa duyduğum özlemi duydum en çok. Tereyağından kıl çeker gibi deyimini hatırlatacak insanlarla çevrili olsun etrafım. Çok amin! Sizin bu ara neye ihtiyacınız, nelere özleminiz var?
Ben ertele ertelene dünkü matinede nihayet izleyebildiğim baleye gittim arkadaşımla, akşam da onu ve eşini iftara davet etmiştim. 2 gündür yorgun ve uykusuzum, benden geçmiş artık iki etkinliği bir arada gerçekleştirmeler. Ama çok sevdiğim, yaşı benden küçük, kardeşim yerine koyduğum bir kişi olunca yorgunluğa değdi, iyi vakit geçirdik. Eşi de Kadınlar Günü çiçeklerimi, çikolatalarımı ve çalıştığı yerin hediyesi su termosumu getirince tadından yenmedi :))) Gecikmeli olarak kutluyorum ben de Kadınlar Günü'müzü...
YanıtlaSilEfsane geri döndü :)) Şahane bir gün geçirmişsiniz. Çok sevindim. Burada bale izleme imkanımız maalesef yok. İmrendim biraz.
SilNe güzel dolu dolu geçmiş bir gün... Sohbetlerimiz hep kolay ve tatlı olsun.
YanıtlaSilTeşekkür ederim Leylan. Ne güzel dilemişsin. Sohbetlerimiz, dost ortamlarımız bol olsun.
Sil